Kıbrıs Sosyalist Partisi (KSP) Cumhurbaşkanı Adayı Osman Zorba, yaptığı yazılı açıklamada yaklaşan seçimlerin yalnızca bir oy verme meselesi değil, “düzeni sorgulama cesareti” meselesi olduğunu vurguladı. Zorba, “Bizim hedefimiz hükümet olmak değil, halkın yönetimini kurmaktır. Bu adanın ne Ankara’nın memuru ne de Brüksel’in taşeronu olmasına izin vermeyeceğiz” dedi.
Zorba, Kıbrıs Türk halkının kurtuluşunun Kıbrıs Helen halkı ile birlikte bağımsızlık, özgürlük, kooperatifçilik ve halk egemenliği temelinde mümkün olduğunu kaydetti.
“UBP VE CTP HALKIN DEĞİL, SERMAYENİN PARTİLERİDİR”
Kıbrıs Türk halkının yaşadığı ekonomik, siyasal ve toplumsal çıkmazın nedeninin sadece kötü yönetim olmadığını belirten Zorba, “Bu çıkmazın temelinde bağımlı kapitalist düzenin yapısal sorunları yatmaktadır” ifadesini kullandı.
Zorba, bu düzeni sürdüren iki ana siyasi aktörün UBP ve CTP olduğunu, küçük ortakları DP, YDP, TDP ve HP’nin de bu yapının parçası haline geldiğini söyledi.
UBP’nin kuruluşundan bu yana sermaye sınıfının, Türkiye burjuvazisinin ve Ankara merkezli vesayet mekanizmasının siyasal temsilcisi olduğuna dikkat çeken Zorba, “UBP’nin ‘istikrar’ ve ‘kalkınma’ söylemi, özünde sermayenin çıkarlarını halkın çıkarıymış gibi gösteren bir ideolojik kılıftır” dedi.
CTP’nin ise geçmişteki ilerici çizgisini tamamen yitirdiğini belirten Zorba, “CTP, neoliberalizmin modernleştirici yüzünü temsil eder hale gelmiştir. Brüksel’den fon alırken emekçinin sofrasına bir şey katmamış, kamusal hizmetlerin özelleştirilmesine sessiz kalmıştır. UBP’nin sağcı programını daha kibar bir dille sürdüren bir politikacılar partisine dönüşmüştür” ifadelerini kullandı.
“BİZ TEMSİL DEĞİL, DOĞRUDAN KATILIM SİYASETİ SAVUNUYORUZ”
UBP ve CTP’nin dönüşümlü iktidarlarının halkın iradesi üzerinde bir tahakküm rejimi haline geldiğini ifade eden Zorba, KSP’nin bu tahakkümü reddettiğini belirtti. “Bizim siyasetimiz temsil değil, doğrudan katılım siyasetidir. Bunu da internet üzerinden en modern teknolojilerle Doğrudan Demokrasi ile kuracağız” dedi.
Zorba, eğitim, sağlık, enerji ve ulaşımın halkın malı olması gerektiğini vurgulayarak, “Özel okullar, özel hastaneler yerine güçlü kamusal kurumlar istiyoruz. Üretimin piyasanın değil toplumun ihtiyaçlarına göre örgütlenmesini savunuyoruz. Kıbrıs Türk halkı, kendi iradesiyle kendi geleceğini belirlesin istiyoruz. Çok şey mi istiyoruz?” diye sordu.
“BU HALKIN GEÇMİŞİNDE DİRENİŞ VE ONUR VAR”
Zorba, Kıbrıs Türk halkının geçmişinde direniş, dayanışma ve özgürlük mücadelesi olduğuna dikkat çekerek, “Biz Kıbrıslı komünistlerin bu geleneğini yeniden ayağa kaldırmak için varız” dedi. Açıklamasını “Yaşasın Kıbrıs Sosyalist Partisi” sözleriyle tamamladı.
