Haberler

KTOEÖS, grev yasağı kararını yargıya taşıdı

Kıbrıs Türk Orta Eğitim Öğretmenler Sendikası (KTOEÖS), Bakanlar Kurulu’nun aldığı 60 günlük grev yasağı kararını yargıya taşıdı.

Sendika, Anayasa’ya ve yasalara aykırı olduğunu savunduğu kararın iptali istemiyle Yüksek İdare Mahkemesi’ne dava dosyalayarak, yürütmenin durdurulması için ara emri talebinde bulundu.

Başvurunun ardından KTOEÖS Başkanı Selma Eylem, Genel Sekreter Tahir Gökçebel, Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası (KTÖS) Başkanı Mustafa Baybora ve KTOEÖS Avukatı Cansu Nazlı Mahkemeler önünde açıklamalarda bulundu.

-Eylem

KTOEÖS Başkanı Selma Eylem yaptığı konuşmada, Bakanlar Kurulu’nun aldığı kararın Anayasaya aykırı olduğunu savunarak, “Bakanlar Kurulu’nun almış olduğu kararın Anayasa’ya aykırı olduğu yönündeki dava bugün dosyalanmıştır. Bu, Bakanlar Kurulu’nun ilk kez Anayasa’ya aykırı karar üretmesi değildir ve geçmişte de bu tür kararlar Anayasa Mahkemesi’nden dönmüştür” dedi.

Eylem, “Yasa tanımaz, Anayasa tanımaz bu anlayışa karşı mücadelemiz sürecektir. Hem hukuki hem de eylemsel mücadelemiz devam edecektir” ifadelerini kullandı.

-Gökçebel

KTOEÖS Genel Sekreteri Tahir Gökçebel ise, temel hak ve özgürlüklere yönelik müdahalelerin artık olağanlaştırılmaya çalışıldığını savundu.

“Anayasa tarafından güvence altına alınmış haklara, Bakanlar Kurulu kararlarıyla sürekli saldırılıyor. Onlarca karar mahkemeden döndü ama aynı anlayış sürüyor” diyen Gökçebel, bu tutumun demokratik değil, “despotik” bir yönetim anlayışını yansıttığını ileri sürdü.

Disiplin Tüzüğü değişikliğinin de daha önce Anayasa Mahkemesi’nden döndüğünü hatırlatan Gökçebel, “Hukuka aykırı kararlar üretenler hiçbir zaman hesap vermiyor. Bir gecede alınan grev yasağı kararı da hukuken geçersizdir. Bu anlayışa karşı toplumun uyanık olması ve hukuk mücadelesine sahip çıkması gerekiyor” ifadelerini kullandı.

Sendikaların yasal ve demokratik kurumlar olduğuna dile getiren Gökçebel, “Anayasayı tek taraflı çiğneyen Bakanlar Kurulu’na karşı sürekli dava açmak ve bu davaların kazanılmasına rağmen hiçbir Başbakan ya da Bakanın hesap vermemesi bu toplumun kaderi olamaz” dedi.

KTÖS’e ve destek veren diğer örgütlere teşekkür eden Gökçebel, “Hukuka aykırı kararlarla halka bedel ödeten bu anlayış sorgulanmıyor. Bir gecede alınan grev yasağı kararı da aynı zihniyetin ürünüdür. Bu anlayışa prim verilirse, sonunda hepimiz hukuksuzlukla karşı karşıya kalırız. Buna dur deme zamanı gelmiştir” diye konuştu.

-Baybora

KTÖS Başkanı Mustafa Baybora da konuşmasında, hukukun üstünlüğü ve bağımsız yargının hem sendikalar hem de toplum açısından hayati önem taşıdığını söyledi.

“Meşruiyetini yitirmiş Ünal Üstel hükümeti, yasalara aykırı uygulamalarına bir yenisini daha eklemiş ve Anayasa’ya aykırı bir karara imza atmıştır” diyen Baybora, bu kararın alınmasında Milli Eğitim Bakanı Nazım Çavuşoğlu’nun birinci derecede sorumlu olduğunu savundu.

Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Erhan Arıklı’nın Meclis’te “Yargıya gidebilirsiniz” dediğini belirten Baybora, hükümeti eleştirerek, “Bu hükümetin koltuklarda oturduğu günlerin sayılı olduğunu söylemek gerekir” ifadelerini kullandı.

Örgütlü mücadelenin önemine dikkat çeken ve “Kıbrıs Türk toplumunun bu coğrafyada adil, demokratik ve hukukun üstünlüğü ilkesine bağlı şekilde yaşayabilmesinin yolu örgütlü mücadeleden geçmektedir” diyen Baybora, Bakanlar Kurulu’nun aldığı kararın hiçbir hükmü olmadığını ve yargıdan döneceğini söyledi.

Baybora, sendikalar olarak mücadeleyi kararlılıkla sürdüreceklerini belirterek konuşmasını tamamladı.

-Nazlı

Öte yandan, KTOEÖS Avukatı Cansu Nazlı davayla ilgili basın mensuplarına bilgi verdi.

Nazlı, Bakanlar Kurulu’nun sendikanın açıkladığı ve bazı grevleri de kapsayan 60 günlük erteleme kararının, Anayasa’ya ve yasalara aykırı olduğu gerekçesiyle Yüksek İdare Mahkemesi’nde dava dosyalandığını belirtti.

Kararın Anayasa’ya aykırı olduğunu, grev hakkının özüne dokunacak biçimde sendikanın grev hakkına ilişkin haksız bir sınırlama getirdiğini kaydeden Nazlı, dava kapsamında ayrıca yürütmenin durdurulması talebiyle ara emri başvurusunda bulunulduğunu söyledi.

Nazlı, Bakanlar Kurulu’nun gerekçelerinin mevzuatla bağdaşmadığını da ifade ederek, “Tabiri caizse Bakanlar Kurulu, sendikanın anayasal ve yasal hakkı olan grev hakkını sanki yasa dışı bir eylemmiş gibi göstererek, aslında temel haklara saldırı niteliğinde bir girişimde bulunmuştur. Bu nedenle söz konusu karar bugün Yüksek İdare Mahkemesi'nde dava edilmiştir” dedi.