Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, katıldığı bir televizyon programında, “Kıbrıs’ın kuzeyinde kendine ‘Türk’ diyen ama Rumlardan daha çok ‘Türk düşmanlığı yapanlar var, MİT Başkanlığı dönemimden bu marjinal grupları biliyorum, belirli çevrelere hizmet ediyorlar, bunları Sayın Erhürman’a da anlattım” söyleminde bulundu…
Son derece talihsiz olan bu sözlere gönül isterdi ki, ülkemin Dışişleri Bakanı çıkıp cevap versin, kendi insanını hedef alan bu açıklamarı kınasın!..
*
Sahi kardeşim, kim bu Türk düşmanları?
Sayın Fidan kim olduklarını bizzat bildiğini söyledi…
Açıklasın o zaman!..
İsim isim, kim bu Türk düşmanları ve hangi çevrelere hizmet ediyorlar?
Örneğin Türkiye Cumhuriyeti’ne girişi yasaklanan ben, Türk düşmanı mıyım?
Veya Türkiye topraklarına alınmayan diğer kişiler, tümümüz de bahsedilen bu marjinal kesim içerisinde miyiz?
Ve biz, kimlere hizmet ediyoruz?
Bu nasıl bir söylemdir?
Bu nasıl bir dildir?
Peki, Cumhurbaşkanı Tufan Erhürman, Sayın Fidan’a, aralarında geçen bu konuşma sırasında ne cevap vermiştir, çıkıp bunu bizlere açıklamak zorundadır!..
Anladığım kadarıyla bu konu, Türkiye’ye giriş yasakları konusu konuşulduğu sırada geçti ki hiç fark etmez!..
Eğer başka bir ülkenin dışişleri bakanı, sizin halkınıza yönelik böylesine ciddi bir iddia ortaya koyuyorsa, mutlak olarak bunun diplomatik bir dille de olsa bir karşılığı olması lazımdır!..
*
Örneğin Erhürman o konuşma sırasında, “Sayın Fidan, Kıbrıslı Türkler, laik ve Atatürkçü bir toplumdur ve bu toplumun içerisinden asla Türkiye ve Türk düşmanı çıkmaz” demiş olsaydı, yüksek ihtimalle mesele orada kapanırdı!..
Anlaşılan bu yönde bir söylemde bulunmamış!..
2016 yılında da benzer bir konu gündeme gelmiş, Türkiye’de yaşanan darbe girişimi sonrasında adanın kuzeyinde de cadı acı başlatılmış, bazı isimler yine aynı kesim tarafından “Fetöcü” ilan edilmiş ve bazı girişimler gündeme gelmişti…
Dönemin Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ise bu gelişme üzerine değil kapalı kapılar ardında, bizzat kamuoyu önünde Sayın Erdoğan ile birlikte düzenledikleri basın toplantısında “Bu toplumdan Fetöcü çıkmaz” diyerek bu tartışmaya noktayı koymuş ve kendi toplumuna yönelik olası bir operasyonun önüne geçmişti…
Şimdi Sayın Fidan, Sayın Erhürman’ın da adını vererek Kıbrıslı Türkler arasında “Türk düşmanı” olduğunu ve bu kişilerin belirli çevrelere hizmet ettiğini iddia ediyor!..
Soru şu;
Sayın Erhürman, bu iddiaya aynı yolla karşılık verip bu çirkin ithamlara bir son verecek mi?
Büyük bir dikkatle cumhurbaşkanlığından gelmesi elzem olan açıklamayı bekliyoruz…